Son Yıllarda Artış Görülen Hormon (Endokrin) Hastalıkları
Son Yıllarda   Artış Görülen Hormon (Endokrin) Hastalıkları

1. Kilo alma, gizli şeker, insülin direnci, şeker düşüklüğü ve diyabet
2. Hashimoto  hastalığı,  anti-TPO ve anti-tiroglobulin  yüksekliği
3. Sadece TSH yüksekliği  (T4 ve T3 hormonları normal iken TSH de artma -subklinik hipotiroidizm) veya  sadece TSH düşüklüğü (subklinik hipertiroidizm); 
4. Karaciğer yağlanması, safra çamuru, safra taşı ve kabızlık (insülin direnci, bağırsak bakteri dengesi bozukluğu, tiroid ve hipotalamo-hipofiz-adrenal aks bozukluğundan)
5. D vitamini eksikliği. D vitamini bir hormondur. 
6. Erişkşn erkeklerde testosteron düşüklüğü,  iktidarsızlık, sperm azlığı
7. Düşük tansiyon  düşük şeker birlikteliği
8. Polikistik over hastalığı
9. Biyolojik saat bozukluğu (sirkadiyen ritm bozukluğu)
10. Tiroid bezinde nodül
11. Bir endokrin organ olan bağırsak bakteri dengesi (mikrobiyota) bozukluğu
12. Kemik erimesi (osteoporoz ve hafif kemik erimesi-osteopeni) 
13. Tiroid bezi iltihapları
14. Kadınlarda erken menapoza girme
15. Parathormon yüksekliği: Kanda kalsiyum yüksekliği ile beraber olabilir. D vitamini eksikliğinden de olur
16. Kortizol yüksekliği. Çoğunlukla kronik strese bağlı. Nadiren böbrek üstü bezi tümörü veya hipofiz tümörüne bağlı
17. Böbrek taşı (bir kısım vakada paratiroid  ve aldosteron  bozukluğu vardır)
18. Akne, tüylenme, cilt hastalıkları, egzema

E. Hormon Hastalıklarıyla İlgili Bazı Saptamalar

Seste kalınlaşma çoğunlukla  reflü hastalığından, akut üst solunum yolu enfeksiyonundan olurken  tiroid yetmezliğinde (hipotiroidi)  ve çok  nadiren tiroid kanserinden olabilir.  
Ses incelmesi hormon bozukluklarından,  ses tellerindeki hyaluronik asit ve kollajen yetmezliğinden meydana gelebilir. Testosteron azlığı  genç erkeklerde sesin ince olmasına neden olur. Erişkin erkekte  testosteron azalması seste incelme yapmaz.
Kalsiyum ilacı kullananlar  osteoporoz için kemik dansitesi ölçümüne gittiğinde  yapılan ölçüm  gerçek değerinden  daha yüksek çıkabilir. Bu nedenle ölçüm yapılmadan 2 gün önce  kalsiyum ilacını kesmelidir. 
Şiddetli yorgunluk bazı hormon hastalıklarında olabildiği gibi uyku apnesi  de mutlaka düşünülmelidir. 
Düşük enerji, kronik yorgunluk, unutkanlık, ereksiyon problemi, cinsel isteksizlik, huysuzluk, kaslarda azalma, diyabet, karında yağlanma, kilo verememe ve güçsüzlük  olan erkeklerde düşük testosteron olma ihtimali çok yüksektir.
Testosteron eksikliği  salgın halinde yaygın olmasına karşın  erişkin erkeklerin ancak % 5’i testosteron replasman tedavisi almaktadır. Testosteron replasman tedavisinin prostat büyümesi ve prostat kanseri yapıcı etkisi yoktur.
Bilinenin tersine testosteron eksikliği olan erkeklerde prostat kanseri sık görülür.
Metabolik sendromu olan erkeklerde düşük testosteron yaygındır. 
Menapoza girildikten itibaren ilk 10 yılda doğal-biyoözdeş östrojen ve progesteron tedavisi kadınların yaşam kalitesini artırır. 
Testosteron düşüklüğü  olan erkeklerde  kalp krizi riski daha fazladır.
Eri,şkin erkekte kandaki total testosteron düzeyi 400 ng/dl’nin üzerinde olmalıdır.
Vücuttaki çoğu hastalığın ortaya çıkışında kronik strese bağlı hipotalamo-hipofiz-adrenal aks bozukluğu  ve sonra  bunun etkisiyle oluşan hipotalamus-hipofiz-tiroid ve hipotalamus-hipofiz-gonad (testis/over)  bozukluğu vardır. 
Karaciğer hastalıklarında ve safra akışı azalmasında (kolestaz) hipotalamik-hipofiz adrenal bozukluğu vardır.  Adrenal bez ile karaciğer arasında aks vardır
Tiroid-karaciğer aksı mevcuttur. Tiroid hastalıklarında serum safra asit kompozisyonu  veya profili değişir ve bu değişiklik tiroid fonksiyonunu yansıtır. 
Paratiroid bezi ve adrenal bez arasında aks vardır. Aldosteron yüksekliğinde parathormon yükselir.
Kontrolsüz tansiyon  yüksekliği nonsteroid anti-enflamatuvar ilaç  kullananlarda  ve 
uyku apnesinde olabilir. Bunlarda hafif metanefrin artışı  görülebilir.
Kilo kaybı ve iştah artışı birlikte ise hipertiroidi, kontrolsüz diyabet, feokromasitoma, malabsorbsiyon, anoreksiya nevroza akla gelir.
Otoimmün tiroid hastalarında ve hipotiroidide koku alma ve tat duygusunda bozukluk vardır. Tedaviyle düzelir.   
Otoimmün tiroid hastalığında şiddetli eklem ağrısı varsa romatoid artrit veya başka endokrin dışı otoimmün hastalık düşünmelidir.
Hashimoto hastasında karında belirsiz ağrı, açıklanamayan kilo kaybı ve tiroid hormon ihtiyacının artması varsa çöliak hastalığı olasılığı düşünülür.  
İzah edilemeyen uzun süren ishallerde medüller tiroid kanseri araştırılmalıdır.
Safra stazı ve safra kesesi hastalığı varsa tiroid hastalığı olabilir. Tiroid az çalışıyorsa safra sıkıntısı olabilir. Safra asitleri işitmede ve tat almada önemlidir. Tiroid hastalıklarında tat alma duygusu bozulabilir.  
Kolesterolü çok yüksek kişilerde işitme azlığı oluşması riski vardır.
Son çalışmalar safra asitlerinin  sadece bağırsakta yağların  sindirilmesi ve yağda eriyen vitaminlerin  emilme işini değil ayrıca bir hormon gibi çalıştığını göstermiştir.   Safra  asitleri  hücre nukleusunda hormon reseptörlerine   bağlandığı  gibi  kolesterol dengesinde  ve insülin ile birlikte besinlerin karaciğerdeki metabolizmasında , vücut ısısının düzenlenmesi ve enerji dengesinde  rol alır. 
Obezite, insülin direnci, tip-2 diyabet, tiroid hastalıkları, yağlı karaciğer gibi hastalıklarda serum safra asit profilinde değişiklik olur. Çoğu hastalığın patogenezinde  safra asitleri ve safra akışınının normal olmaması yatar. Çünkü bağırsak yağ sindirimi ve mikrobiyatası bozulmaktadır. 
Karaciğer hastalıklarının çoğunda tiroid fonksiyon bozukluğu birlikte olabildiği gibi tiroid hastalarının çoğunda karaciğer fonksiyon testleri bozuk çıkabilir. Karaciğer ve tiroid arasında ilişki-aks vardır.
Bağırsak hastalıklarında tiroid hastalığının sık olduğunu unutmamak gerekir.  
Romatoid artrit, lupus gibi romatolojik hastalık varlığında tiroid hastalığı sıktır. Romatolojik  bağ dokusu hastalığı olanlarda  tiroid hastalığı ve hipotalamus-hipofiz-salgı akslarında bozukluk olabilir. 
Kolestaz  yeni doğan bebekte hipofiz yetmezliğinden kaynaklanabilir. Erişkinlerde bu durum hipotalamus-hipofiz-adrenal aks bozukluğundan olabilir. 
Meme hastalarında ve meme kanserlerinde tiroid hastalığı ve tiroid nodülü sıktır
Düşük tansiyon düşük şeker olan kişilerde alerjik hastalıklar ve bağışıklık sistem bozukluğu sıktır. Bunların çoğunda allerji, apandisit,,tonsil (bademcik) öyküsü de olabilir. Bunlarda hipotalamo-hipofiz-adrenal aks bozuktur.
Polikistik over hastalarında çoğunlukla prolaktin ve tiroid hastalığı birlikte olabilir.
TSH hormonu arttıkça polikistik over sıklığı artar. 
Sperm sayısı normal olan bir erkekte hipotalamus-hipofiz-testis aksı ve hormonları iyi çalışıyor demektir.
Libido kaybı olmadan ereksiyon problemi varsa çok nadiren testosteron eksikliği olur. 
Kortizol azlığı zayıflatırken (Addison hastalığı), kortizol fazlalığı  (Cushing sendromu) şişmanlatır.
Cushing sendromlu hastaların çoğunda uykuya dalmakta zorluk vardır.
Obezlerde aldosteron hormonu yüksektir 
Tuz  çok az yiyenlerde aldosteron hormonu yükselir
Şiddetli erkek hipogonadizminde veya testosteron eksikliğinde sıcak basmaları olabilir
Şiddetli hipotiroidide akut başlangıç olursa şiddetli kas krampları olabilir
Biotin vitamini kullananlarda hormonlar yanlışlıkla yüksek veya düşük çıkabilir
Kemoterapi alanlarda hormon değişikliği olabilir.
Eklem içi kortizon ve cilde kortizon uygulamaları hipotalamus-hipofiz-adrenal aksında baskılanma yapabilir. 
Yüksek doz kortizon alanlarda TSH da düşüklük olabilir
Psikiyatri ilacı kullananlarda prolaktin hormonu yüksek çıkabilir
Aldosteron yüksekliği paratiroid hormonunda yükselme yapar
Sigara içenler Graves oftalmopati riskindedir,
Hiperparatiroidi  (kanda kalsiyum yüksekliği) bazen ailesel olabilir.
Hashimoto anne kız hastalığıdır. Ancak Hashimoto hastalığındaki sık artış genetik değil kötü beslenme, çevresel toksinler, bağırsak mikrobiyota bozukluğu, hormon değişimleri ve kronik düşük dereceli iltihap nedeniyledir. 
Otoimmün  tiroid hastalık  gelişiminde nitrik oksidin  (NO) rolü vardır. 
Cilde T3 hormonu sürmek tendon hasarında faydalı olur.
PregnenolonSadece bir pro-hormon olmayıp beyinde işlevsel  etkileri olan bir hormondur. Alzheimer hastalarında çok önemlidir. Beyin fonksiyonlarını ayarlar. Strersteki kişilerde kortizol üretmek için kullanıldığından seviyesi düşebilir. 
Şeker düşüklüğü olan bazı kişilerde ailede diyabet olabilir
Anti-kardiolipin yüksek kişilerde Addison hastalığı riski vardır.
30 yaş öncesi saçlarda grileşme veya vitiligo olması otoimmün hastalık göstergesi olabilir
Diş etlerinde, ağız içinde, meme başlarında siyahlaşma Addison hastalığı belirtisi olabilir.
Ciltte güneş yanığı renk değişikliği  bazen hipertiroidide olur (kortizol metabolizması artışından dolayı ortaya çıkan  ACTH artışına bağlı)
İnsülin direncinde ciltte siyah  bölgesel renk değişmesi (acanthosis nigrikans) olabilir.
Obezitesi olan gençlerde  TSH ‘daki hafif yükseklik kilo verince düzelir.
Obezitede tat alma bozukluğu mevcut olup zayıflayınca düzelir. Özellikle yağ tadında ve ekşi tatda bozukluklar olduğu saptanmıştır. 
Boyunda şiddetli ağrının çeneye ve kulağa vurması subakut tiroiditte olur
Testislerde çok küçüklük Klinefelter sendromunda olur
Koku alma bozukluğu Kallmann sendromunda olabilir
Birden başlayan diastolik hipertansiyon hipotiroididen olabilir.
Hipertansif bir hastada postural hipotansiyon olması Feokromasitoma hastalığını düşündürür. 
Supraklavikuler (köprücük kemiği üstü) bölge yağ artışı bazen Cushing başlangıcında olabilir.
Dopamin azalması (Parkinson), dopamin fazlalığı (şizofreni) yapar
Ciltte kırışıklıklar tiroid hormon dengesizliğine bağlı  hyaluronik asit, kollajen  yetersizliğinden  olabilir.
Paratiroid hormonu ve aldosteron hormonu  böbrek  hastalıklarında  rol oynar.
Paratiroid hormonu yüksek olanlarda ve renin-angiotensin-aldosteron sistemi bozukluğunda böbreklerde kist oluşur.
Obezite ve insülin direnci  ve metabolik hastalıkların gelişiminde  şimdiye kadar üzerinde pek durulmayan bağırsak lenf sistemindeki bozukluğun rolü vardır. Vücuttaki diğer bölgelerde bulunan lenf akışı otonom sinir sistemi ve hormonlar tarafından kontrol edilir. 
Glukokortikoid (kortizon) tedavisi alanlarda karaciğer ve safra aksında bozukluklar oluşabilir. 
Diyabet hastalarında tiroid hastalığı sık bulunur.
Su  az içenlerde vücutta hyaluronik asit eksikliği vardır. Hyaluronik asit  vücutta suyun tutunmasını sağlayan bir moleküldür. Kendinden 100 kat fazla su tutar. Hyaluronik asit azlığı tiroid hastalarında görülebilir ve o yüzden tiroid hastalarında su isteği azdır.  
Ağızda çıkan liken planus hastalarında otoimmün tiroid hastalığı sıktır.
Kronik streste sadece hipotalamus-hipofiz-adrenal aksı değil hipotalamus-hipofiz tiroid aksı da bozulur ve tiroid hastalığı ortaya çıkar. Tiroid hastalığı olanlarda  iltihabi bağırsak hastalıkları yani ülseratif kolit ve Crohn sık görülür.
Tiroid hastalarında cilt lezyonu olarak kronik ürtiker, vitiligo, saç dökülmesi, egzema ve kaşıntı (pruritis) görülebilir. 
Reflü hastalığı hipotiroidi, Hashimoto ve obezitede sıktır.
Kabızlık tiroid yetmezliğinde ve kronik strese bağlı hipotalamus-hipofiz-adrenal aks  bozukluğu nedeniyle bağırsaklarda candida artmasından olabilir. 
Otoimmün tiroid hastalıklarında omurga disk fıtıkları birlikte bulunabilir. 
Diz ekleminde ağrı hipotiroidide olabilir. Bu eklemde sıvı artmasından olabildiği gibi kollajen, hyaluronik asit yetmezliğinden de oluşur. Kıkırdaklar iyi beslenemediğinde meniskus da görülebilir. 
Ürik asit yüksekliği insülin direnci ve metabolik sendromda görülebildiği gibi hipotiroidi durumunda da oluşur. 
Yapılan çeşitli  çalışmalarda kistik lezyonlarda (over kisti, karaciğer kistleri gibi)  glukortikortikoid reseptörleri saptanmıştır. Bu durum vücutta oluşan kist ve kitle gibi lezyonların oluşmasında glukortikoid reseptör değişikliklerin  ve hipotalamus-hipofiz-adrenal aks bozukluğunun rolü olduğunu gösterir. 
C vitamini vücutta  diğer organlara göre en yüksek   adrenal bezde  bulunur. Hem korteks (dış) hem medulla (iç) kısımdan sentezlenen hormonlar C vitaminine ihtiyaç duyar. 

×